Bakanlar Kurulu’nun “Maske takma zorunluluğu” kararı, kamuoyunda en fazla tartışılan konu oldu. Özellikle dar gelirliler hükümeti adeta topa tuttu.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut, maske konusunda Havadis’e önemli açıklamalarda bulundu.
Dr. Özlem Gürkut, Kovid-19’un solunum yollarıyla vücuda giriş yaptığına vurgu yaparak, “Virüs havada 3 saat asılı kalırken yüzeylerde bir süre canlı kalıyor. Dışarıya çıkmak zorunda kalırsak mutlaka maske takmalıyız” dedi.
Dr. Gürkut, sağlıklı kişilerin N95 ve M3 dediğimiz özellikli maskeleri kullanmalarına gerek olmadığını belirterek, piyasada o veya bu nedenle maskeye ulaşamayan bireylerin, birkaç katlı kumaşla maskesini üretebileceğini söyledi.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut, kumaş maske üretme konusunda el becerisi olmayan kişilerin ise yemeni, şal, kaşkol veya birkaç katlı bez ile ağzını, burnunu tamamen kapatarak korunabileceğini ifade etti.
Dr. Gürkut’un açıklamaları şöyle:
“Kovid-19 hastalığı hava yolları, solunum yolları ile vücuda giriş yaparak enfeksiyonu oluşturuyor. Hasta olan kişilerin ağzından öksürürken, hapşururken, gülerken ve konuşurken çıkan bu virüsler, havada 3 saat asılı kalırken yüzeylerde de bir süre canlı kalıyor. Bu da zorunlu olarak sokağa çıktığımızda eğer sizden önce bir Kovid-19 hastası, 3 saat içinde oradan geçmişse ve havada virüs parçaları bulunuyorsa sizin de yüzünüzde maske yoksa solunum yolları ile virüsü kapacağımız anlamına geliyor.
Açık havaya çıkmak zorunda kalırsak mutlaka maske takmamız lazım, özellikle market ve alışveriş merkezlerinde mutlaka maske takmamız lazım.
Maske takmak kadar bu maskelerin nasıl olması gerektiği de önemlidir. Bugün dünyada tıbbi malzeme sıkıntısı var. Biz de N95, M3 dediğimiz daha özellikli maskeleri bulmakta sıkıntı yaşamaktayız. Fakat zaten Kovid-19 hastalarına hizmet veren veya Kovid-19 testlerini yapan sağlık çalışanlarının bu özellikli maskeleri takmasına ihtiyaç var. Sağlıklı kişilerin sokakta öyle özellikli maske takmalarına gerek yok. Maske bulamazsak veya bir şekilde erişemiyorsak kumaş maske takabiliriz. Bu maskeleri kendimiz de üretebiliriz, birkaç katlı kumaş yeterli olacak. Eğer üretemiyorsak da yemeni, şal, kaşkol veya tişörtümüzün altından keseceğimiz parça ile ağzımızı burnumuzu tamamen kapatarak korunabiliriz.
Eğer bir şekilde cerrahi malzeme kullanıyorsak da bu maske belli zaman sonra koruyuculuğunu yitirdiğinden nemlenince değiştirmeli, çıkardığımız maskeyi de dış yüzeyine dokunmadan çıkarıp uygun şekilde kapalı çöp bidonlarına atmalıyız. Kumaş maskeleri ise 60 derecenin üzerinde su ve sabun ile yıkayıp belki de ütüleyip belli bir süre kullanabiliriz. Eldivenin bizi koruyabileceği çok fazla bir özelliği yok. Aslında elimizi o yüzeylere dokunduktan sonra yıkayıp dezenfekte edersek gereken tedbiri almış olacağız.
