Girişimler sonuç verdi. Türkiye, tarihte ilk defa kıyıdaş bir ülke ile “münhasır ekonomik bölge sınırlandırma anlaşması” imzaladı.
Libya ile yapılan anlaşmada önemli rol oynayan Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Tümamiral Cihat Yaycı süreci kaleme aldı. Bu noktaya nasıl gelindiğini anlattı.
Yaycı, “2009’da o güne kadar Türkiye’de deniz yetki alanları haritası çizilirken sadece dikey hatların kullanıldığı yanlış bir yöntem izlendiğini, bu yöntem ile sadece Mısır ile karşılıklı kıyılarımız olduğu üzerine çalışma ve deklarasyonlarda bulunulduğunu fark ettim. Halbuki Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Mısır, Lübnan, İsrail ve Yunanistan’ın yaptığı gibi diyagonal hatlar kullanılması gerektiğini ve bu çerçevede Libya ile karşılıklı kıyılarımız olduğunu düşünerek, bilimsel bir çalışma yapmaya başladım.” dedi.
Tümamiral Yaycı, çalışmaların Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iletildiğini söyledi.
Yaycı, “Kendileri de bu görüşleri uygun bulmuş ve Kasım 2010’da bir başka maksatla Libya’ya gittiğinde, o zamanki Libya Devlet Başkanı Kaddafi ile hazırladığım haritalar üzerinden görüştükleri ve mutabık kaldıkları bilgisi edinilmiştir. Ancak bu görüşmeden kısa bir süre sonra Kaddafi’ye karşı Arap Baharı ayaklanması yapılmış ve Kaddafi hayatını kaybetmiştir.” ifadelerini kullandı.
Cihat Yaycı, sonraki süreçte Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin gerilimi tırmandıran hamleler yaptığını belirtti. Türkiye’nin bölgede Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve şirketlerine ait 20 sondaj gemisine izin vermediğini söyledi. Türkiye’nin ise son olarak Libya ile anlaşma yaparak sürecin bu noktaya kadar taşındığını anlattı.
AB’nin desteklediği Sevr niteliğindeki sözde Seville Haritası üzerinden Türkiye’yi 41 bin kilometrekarelik bir deniz alanına hapsetme gayesiyle yapılan siyasi oyunların bozulduğunu söyleyen Yaycı, “Hukuki ve meşru zemin elde edildi, müktesap hak sağlandı, siyasi üstünlük ele geçirildi, deniz yetki alanlarımızın batı sınırı uluslararası hukuka uygun bir şekilde belirlendi. Türkiye ile Libya arasında sınırlandırılan deniz yetki alanı şeridi, Yunanistan ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi-Mısır arasında bir kalkan şeklinde yer almış ve Türkiye için Doğu Akdeniz’de Yunanistan-Mısır ve Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasında sınırlandırma anlaşması yapma olanağı ortadan kaldırılmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: TRT Haber