Türkiye, sağlık turizmi konusunda atağa kalktı. Özellikle son yıllarda bu konuda sevindirici gelişmeler yaşanıyor. Sadece termal alanda değil, medikal ya da diğer adıyla tıp turizmi konusunda da en fazla tercih edilen ülkeler arasında yer alıyor. Elde edilen başarılar Türkiye’yi, en fazla uluslararası hasta ağırlayan ülkeler arasında beşinci sıraya yerleştirdi.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre sağlık turizmi için Türkiye’ye gelenlerin oranı, bir önceki yıla göre yüzde 27,3 arttı. 2018’de 551 bin 748 hasta şifa bulmak için Türkiye’ye geldi. Son 19 yılda Türkiye’ye bu amaçla gelenlerin toplam sayısı 3 milyon 172 bin 789 kişi. 2019’un sadece ilk yarısında şifa bulma amacıyla Türkiye’ye gelenlerin sayısı ise 364 bin 138.
Riskli hastalıklar için Türkiye tercih ediliyor
Türkiye Sağlık Turizmi Geliştirme Derneği İcra Kurulu Başkanı Meri İstiroti, yaşanan bu olumlu gelişmeleri şöyle değerlendiriyor:
“Sağlık turizmi denilince herkesin aklına öncelikle sokakta gördüğümüz saç ekimi hastaları geliyor. Bu tabii ki gözüken taraf. Türkiye gittikçe risk düzeyi yüksek tedaviler için tercih edilen bir ülke olmaya başladı. Özellikle ana illerimizde olan büyük hastaneler, özellikli işler yapan hastaneler ve eğitim hastaneleri bu tip talepleri karşılıyor.”
Tıp turizmi kapsamında pek çok hastalığın tedavisi Türkiye’de gerçekleştiriliyor. Kanser cerrahisi, obezite cerrahisi, organ ve ilik nakli, kök hücre nakilleri, robotik cerrahi ya da nükleer tıp hizmetleri bunların başını çekiyor.
Ulaşımı en kolay ülkelerden biri
Türkiye ulaşım anlamında şanslı bir ülke. Sadece 4 saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar kişinin rahatlıkla ulaşabileceği bir konumda bulunuyor. Türkiye Sağlık Turizmi Geliştirme Derneği İcra Kurulu Başkanı Meri İstiroti, bunun önemli bir avantaj olduğunu vurguluyor:
“Pergeli Türkiye’nin ortasına koyup çevirdiğimiz zaman zaman 3-4 saat uçuş mesafesinde olan Balkan coğrafyasındaki ülkeler, Avrasya ülkeleri ve Orta Doğu şu an en büyük yoğunluğu oluşturan hastalar. Elektif vaka diye tabir ettiğimiz lazerler, estetik operasyonlar yahut saç ekimi gibi konularda ise Avrupa’dan hastalarımız geliyor.”
Türkiye’de sağlık turizminin bu denli gelişmesi sadece coğrafi konumu ve hizmet kalitesinden ileri gelmiyor. İklim ve kültürel birliktelik gibi unsurlar da tercih sebepleri arasında. Bir zamanlar tedavi için Amerika’yı tercih eden Orta Doğu ülkeleri artık Türkiye’ye geliyor.
“Bizler Avrupa’nın değil de kültür birlikteliği nedeniyle Türkiye’nin daha fazla tercih edildiğini sevinerek görüyoruz. Özellikle kendi ülkesinde doğru tedaviyi bulamadığını düşünen insanlar, bir şekilde imkanlarını denkleştirip ülkemize geliyorlar. Mesela Balkan ülkelerinin genel eğilimi İtalya’ya ve Almanya’ya gitmekti. Şimdi artık Türkiye’yi önemli ölçekte seçtiklerini görüyoruz.”
Bakanlıklarla ortak çalışmalar yürütülüyor
Gelinen nokta sevindirici olsa da bu rakamları daha yukarı çekmek mümkün. Bu nedenle, sağlık turizmi konusunda bakanlıklar düzeyinde de önemli iş birlikleri yapılıyor. Meri İstiroti, “Dışişleri Bakanlığıyla özellikle Afrika’dan ve diğer ülkelerden sağlık amacıyla gelenlerin vize olayını aşmaya çalışıyoruz” diyor ve ekliyor:
“Sağlık nedeniyle girişini ve ilgili hastaneden davet aldığını belgeleyenlerin daha hızlı gelmesini sağlıyoruz. Turizm Bakanlığındaki çalışmalar kapsamında tüm fuarların içine sağlık nosyonuyla da girmeye çalışıyoruz. Dernek olarak son yıllarda sağlık turizmindeki alt yapıyı anlatan reklamlar vermeye çalıştık. Ekonomi Bakanlığının desteğiyle bunu elimizden geldiği kadar yaymaya çalışıyoruz.”
Sağlık turizminin Türkiye’ye ekonomik anlamda çok büyük katkısı bulunuyor. Bu konudaki rakamlar da oldukça çarpıcı.
“Birey başına 2 bin-3 bin dolara yapılan göz lazerleri de var, 100 bin dolar ve üzeri yapılan nakiller de var. Dolayısıyla bu iki uç noktada gidip gelen ciddi sağlık gelirleri ülkemize döviz olarak giriyor. 2023’e girerken en az 10 milyon hastanın hastanelerimize gelmesini hedefliyorduk. Bu yolda belli bir istikrarda devam ediyoruz. Türkiye’nin önü bu anlamda çok açık.”
Kaynak: AA, TÜİK
Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu
Grafik: Şeyma Özkaynak