- Advertisement -spot_img
Ana SayfaDünyaTürkiye-Libya ilişkilerinde yeni dönem

Türkiye-Libya ilişkilerinde yeni dönem

- Advertisement -spot_img

1951’de İtalyanlara karşı bağımsızlık mücadelesini kazanan Libya, Kral İdris Senusi liderliğinde bağımsızlığını ilan etti.

Libya’nın bağımsızlığını ilan etmesi, 2’nci Dünya Savaşı’nın sona ermesi ve ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki Soğuk Savaş’ın ilk emarelerinin görüldüğü yıllara denk geldi.

Daha sonra petrol ve doğal gaz zengini olacak Libya, bu yıllarda dünyanın en fakir ülkesi ilan edildi. İngilizler, maddi yardım karşılığında ülkenin birçok noktasında üsler kurmuş, ABD ise üs kurmak için anlaşmalar yapmıştı.

1953’te Libya, Arap Birliği’ne üye olduğundan dolayı İngiltere ve Amerika ile yapılan anlaşmalar, Mısır başta olmak üzere Arap ülkelerinin itirazları arasında gerçekleşti.

Libya ile Türkiye arasındaki ilişkiler de bu dönemde yeniden filizlendi. Libya Savunma Bakanı Türkiye’yi ziyaret etti ama Türkiye, Libya ilişkilerini başlatmakta biraz gecikti. Nihayetinde Türkiye, Trablus Büyükelçiliğini 1953’ün ekim ayında açtı ve ikili ilişkiler başladı.

“Trablus’ta İstanbul, Ankara, Atatürk ve Fatih Sultan Mehmet caddeleri”

Libya’nın Türkiye ile ilişkileri, başladıktan hemen sonra hareketlendi. Öyle ki, 29 Ekim 1953’te yapılan Cumhuriyet Bayramı kabul resmine tüm hükümet ve meclis üyeleri katıldı ve elçiliğin bulunduğu caddeye Türkiye Caddesi adı verildi.

Ayrıca Trablus Belediyesi 4 önemli caddeye daha İstanbul, Ankara, Atatürk ve Fatih Sultan Mehmet Caddesi adlarını verdi. Bu arada Türkiye-Libya Dostluk ve Kültür Cemiyeti kuruldu. Libyalı gençlerin eğitimi için 25 öğrenciye burs verildi. Bunların bir kısmı Harp Okulunda okudu.

1954’te Başbakan Mustafa bin Halim, 2 bakan ve geniş bir heyetle Ankara’yı ziyaret etti. 1956’da Kral I’inci İdris es-Senusi, Savarona Okul gemisiyle Türkiye’ye geldi, çok iyi karşılandı ve resmi görüşmelerden sonra Yalova’da dinlendi.

Menderes Libya’da

Bu ziyaretlere karşılık Başbakan Adnan Menderes, kalabalık bir heyetle 1957’de Libya’yı ziyaret etti. Ancak Kahire radyosunun, ziyaret ve Türkiye aleyhine yaptığı yoğun yayınların gölgesinde geçen bu önemli ziyaretin sonunda bir ortak açıklama yapılmadığı gibi ortak bir bildiri bile yayımlanmadı.

Başbakan Adnan Menderes, 7 Şubat 1957’deki Libya ziyaretinde, Başbakan Mustafa Bin Halim ve Kraliyet Divanı Başkanı Dr. Busayri ile görülüyor.

1958’de Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın Libya’ya yaptığı ziyaret Kral’ın himayesinde gerçekleşti ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilk iş birliği ve kültür anlaşması imzalandı.

1968’de ise iki ülke arasındaki ticarî ve ekonomik ilişkilerin gelişmesini amaçlayan bir ticaret anlaşması imzalandı. Ancak 1 Eylül 1969’daki darbe, Kral 1’inci İdris’in Türkiye’de bulunduğu dönemde gerçekleşti.

Kıbrıs Barış Harekatı ve Libya

Uzun bir süre durgun seyreden Türkiye-Libya ilişkileri, Türkiye’nin 1974’teki Kıbrıs Barış Harekatı ile birlikte canlanma dönemine girdi. Türkiye’nin Kıbrıs harekatına Libya, askeri, siyasî, maddi ve manevi destek verdi.

Ardından 1975’te İktisadi İşbirliği ve Ticaret Anlaşması imzalanarak Türk firmalarına büyük ihaleler verilmeye başlandı. 

1975’te Başbakan Callud, Türkiye’yi ziyaret etti. Açıklanan ortak bildiride, ikili ilişkilerin daha da güçlendirilmesi niyetleri dile getiriliyordu. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk, Başbakan Sadi Irmak ve Genel Kurmay Başkanı Semih Sencer ile görüştü. Bülent Ecevit ile görüşmek için ziyaretini uzattı. Bu ziyaret, iki ülke dışında Arap basınında da yankı uyandırdı.

Ecevit’in ardından Özal Libya’da

1976’da Bülent Ecevit, kısa bir durgunluk döneminin ardından da 1980’de Turgut Özal Libya’yı ziyaret etti. Bu ziyaretle ilişkiler yeniden canlandı.

Ekonomik ilişkiler hareketlilik kazandı. Birçok alanda ortak firmalar kuruldu. Turgut Özal daha sonra Libya’yı defalarca ziyaret etti.

2000’li yıllarla birlikte Batı ile ilişkileri düzeltmeye başlayan Libya’nın Türkiye ile ilişkileri de ivme kazandı. 

Müteahhitlik hizmetleri başta olmak üzere iki ülke arasındaki ticaret hacmi 2,36 milyar dolar seviyesine yükseldi. 

Libya’da karışıklıklar başlamadan önce Türk firmaların inşaat, tarım, madencilik, imalat ve hizmet sektörlerinde yaklaşık 60 milyon dolar yatırımı vardı. 2011 yılına kadar Türk müteahhitlerin üstlendiği projelerin toplam değeri ise 20,5 milyar doları geçmişti.

Türkiye-Libya ilişkilerinde yeni dönem

Libya’da Muammer Kaddafi’nin devrilmesinin ardından Türkiye, Libya’ya her alanda destek vermeye başladı.

2011’in eylül ayında, o dönem başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Libya’ya bir ziyaret gerçekleştirerek, demokratik sürece olan desteğini yineledi. 

O dönem başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Libya'yı ziyaretinde halka seslendi. Yıl: 2011 Fotoğraf: AA

Libya içerisinde uzun dönem devam eden istikrarsızlık, Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde gerçekleştirilen Suheyrat Anlaşması ile siyasi çözüm yoluna evrildi.

Ülkeyi yönetmesi ve seçimlere götürmesi için Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) kuruldu.

Ancak ülkede bazı silahlı güçlerin desteğini alan Halife Hafter, hükümete darbe yapmaya kalkıştı. Başarısız darbe girişiminin ardından ise Derne ve Bingazi kentlerine saldırılar gerçekleştirerek, bu kentleri kontrol altına aldı.

Uluslararası toplumun bütün çabalarına rağmen siyasi çözümü reddeden Hafter, 4 Nisan 2019’da, meşru hükümetin kontrolündeki başkent Trablus’u ele geçirmeye çalıştı.

“Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası”

Türkiye, BM’nin tanıdığı meşru hükümete destek verirken, Akdeniz’de Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin oldubittiye getirmeye çalıştığı kıta sahanlığı sorununa da çözüm aramaya başladı.

Türkiye ile Libya arasında Kaddafi döneminden başlayan müzakereler, 27 Kasım 2019’da iki ülke arasında imzalanan mutabakat ile resmiyet kazandı.

Mutabakatla hem Türkiye hem de denizden komşusu Libya, Akdeniz’de hakları olan alanları elde etmiş oldu.

Libya ile Türkiye arasında 27 Kasım 2019'da iki mutabakat imzalandı. Fotoğraf: AA

“Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası”

Türkiye ile meşru Libya hükümeti arasında imzalanan bir diğer mutabakat ise, “Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası”.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Fransa, Rusya ve Mısır’ın destek verdiği Halife Hafter’e karşı Türkiye, UMH’ye destek veriyor.

Türkiye, bu mutabakat ile hem Akdeniz’deki çıkarlarını koruyor hem de Libya’da BM’nin tanıdığı hükümete desteğini yineliyor.

Kaynak: ORSAM, Cihat Yaycı; “Türkiye-Libya Arasında İmzalanan Münhasır Ekonomik Bölge Andlaşmasının Sonuç ve Etkileri”, AA, TRT Haber

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
Stay Connected
16,985BeğenenlerBeğen
2,458TakipçilerTakip Et
61,453AboneAbone Ol
Must Read
- Advertisement -spot_img
Related News
- Advertisement -spot_img

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz