İngiltere Başbakanı Boris Johnson, AB ile varılan yeni Brexit anlaşmasının İngiliz parlamentosunun alt kanadı Avam Kamarasında tartışılıp oylanması öncesinde milletvekillerine hitap etti.
“Brexit’i tamamlama zamanı geldi”
Yeni anlaşmanın “mümkün olan en iyi anlaşma” olduğunu savunan Johnson, “Ülkenin, Brexit kararı almasının üzerinden geçen 3,5 yılda bunun 2. anlaşma ve 4. oylama olduğunu parlamentoya hatırlatmaya gerek yok. Bu yıllar içinde arkadaşlıklar gerildi, aileler bölündü ve bu parlamentonun dikkati bazen çözülemez gibi görülen tek bir konuyla tüketildi.” ifadelerini kullandı.
Johnson, milletvekillerinin bu anlaşmaya ret oyu vermesi halinde Brexit’in bir kez daha ertelenebileceğini düşünmenin aldatıcı olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“AB’deki dostlarımız arasında bu işin bir gün daha uzamasına yönelik çok az istek var. 3,5 sene geçirdiler bu tartışmayla ve bu konu onları kendi projelerinden ve hedeflerinden alıkoydu. İngiliz halkı ile AB içinde sayıları artan yetkililerin birleştiği bir tek duygu varsa, o da Brexit’i gerçekleştirmeye yönelik yakıcı arzudur.”
Brexit’i tamamlama zamanının geldiğini vurgulayan Johnson, “Parlamentoya belirtmeliyim ki, bu hükümete hangi mektubu yazdırmaya çalışırsa çalışsın, bu benim herhangi bir ertelemenin anlamsız, pahalı ve halkın güvenini aşındırıcı olacağı yönündeki yargımı değiştiremez.” değerlendirmesinde bulundu.
Muhalefetten tepkiler
Ana muhalefetteki İşçi Partisi’nin lideri Jeremy Corbyn ise hükümetin, yeni Brexit anlaşmasının parlamentoda daha önce 3 kez reddedilen eski anlaşmadan da kötü olduğunu söyledi.
İşçi Partisi’nin Brexit konusunda son sözü halka vermek istediğini vurgulayan Corbyn, bugün yapılacak oylamada anlaşmaya ret oyu vereceklerini bildirdi.
İskoç Ulusal Partisi’nin (SNP) Avam Kamarası lideri Ian Blackford, hükümetin yeni Brexit anlaşmasının Kuzey İrlanda’ya özel bir statü verdiğini, İskoçya’yı ise kendi iradesine aykırı olarak AB’nin dışına sürüklediğini vurguladı.
İskoçya’nın AB referandumunda büyük bir çoğunlukla AB üyeliğinden yana oy kullandığını belirten Blackford, “Ülkesinin geleceğini önemseyen hiçbir İskoç milletvekili, bu anlaşmaya destek vermemelidir.” dedi.
Johnson’ın azınlık hükümetine dışarıdan destek veren, Kuzey İrlanda’nın İngiltere ile birlik yanlısı Demokratik Birlik Partisi’nin (DUP) Avam Kamarası lideri Nigel Dodds da anlaşmaya ret oyu vereceklerini açıkladı.
Dodds, anlaşmada, Kuzey İrlanda’yı fiili AB üyesi olarak tutacak düzenlemeyi eleştirerek, “Brexit, Birleşik Krallık’ın bütünü için olmalıdır.” ifadesini kullandı.
Yeni Brexit anlaşmasının, Avam Kamarasında bugün oylanması bekleniyor. 650 sandalyeli Avam Kamarasında milletvekili sayısı 278’e kadar gerileyen hükümet, muhalefet partileri içindeki Brexitçi milletvekillerinin desteğini almayı hedefliyor.
Brexit karşıtları ise anlaşmanın reddedilmesi için çalışırken, bunun ardından da hükümeti 31 Ekim olan Brexit tarihini ertelemeye zorlamayı hedefliyor. Ancak, İngiltere erteleme talep etse de bunun AB üyesi ülkelerin de onayını alması gerekecek.
Anlaşma
İngiltere ile AB, önceki gün Brexit konusunda yeni bir anlaşmaya varmıştı. Eski anlaşmada tepkilere yol açan Kuzey İrlanda’ya ilişkin “tedbir maddesi” kaldırılarak, konuyla ilgili yeni bir düzenlemeye yer verilmişti.
Yeni anlaşmaya göre, Brexit’in ardından Kuzey İrlanda bir dizi AB kuralına uymaya devam edecek. Kuzey İrlanda, kağıt üzerinde İngiltere’nin gümrük sahası içinde kalmayı sürdürse de fiilen AB’nin ortak pazarının parçası olacağından İngiltere ile Kuzey İrlanda arasında gümrük duvarı oluşacak.
Kuzey İrlanda’ya İngiltere içinde ayrıcalıklı bir konum tanıyan bu düzenlemenin devam ettirilmesi veya sona erdirilmesi de Kuzey İrlanda bölgesel parlamentosunun onayına tabi olacak. Bölgesel parlamentonun bu konuda 4 yılda bir oylama yapması öngörülüyor.
Kuzey İrlanda’da bozulan bölgesel hükümet halen kurulabilmiş değil
Kuzey İrlanda’daki bölgesel yönetim, İngiltere ile birlik yanlısı Protestanlar ve İrlanda milliyetçisi Katolikler arasında ortak hükümet esasına dayanıyor.
Yeni anlaşmadaki düzenlemenin, bölgesel parlamentoda iki tarafın da onayıyla değil basit çoğunlukla alınacak olması DUP’un tepkisini çekiyor.
Bölgesel parlamentodaki 90 sandalyenin 40’ı birlik yanlılarına, 40’ı milliyetçilere, 10’u da tarafsızlara ayrılmış bulunuyor.
Kuzey İrlanda’da 2017’de hükümet ortağı ayrılıkçı Sinn Fein’in ayrılmasıyla bozulan bölgesel hükümet, halen kurulabilmiş değil.
İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’dan oluşan Birleşik Krallık’ta 2016’da yapılan Brexit referandumunda yüzde 48’e karşı yüzde 52 ile AB’den ayrılma kararı alınmıştı ancak İngiltere’de seçmenlerin yüzde 46’sı, Galler’de yüzde 47’si, Kuzey İrlanda’da yüzde 56’sı, İskoçya’da ise yüzde 62’si AB üyeliğinin devamında yan oy kullanmıştı.
Eski Başbakan Theresa May’in AB ile vardığı Brexit anlaşmasının parlamentoda 3 kez reddedilmesinin ardından 29 Mart olan Brexit tarihi 31 Ekim’e ertelenmişti.
Kaynak: AA