Kovid-19 salgınının, ülkemizde görüldüğü ilk günden bu yana, yardım yapmadığı gerekçesiyle, eleştirilerin hedefi olan Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay’ı Başkanı Esat Altay, Havadis Web TV’de yayımlanan ‘Kovid-19 Özel Yayını’nda konuştu
Altay, salgının başlamasıyla beraber, normal şartlarda da görevleri olan, ihtiyaçlı vatandaşlara yardım çerçevesinde, faaliyetlerine başladıklarını söyledi.
Altay, “Başbakanlık Acil Afet Koordinasyon Merkezi altında Gıda Yardım komitesi oluşturuldu. Orada da yerimizi aldık. Sürecin uzaması durumunda, neler yapılacağına yönelik çalışmaları yapıyoruz” dedi.
“Eleştiriler bir ders almak içindir. Toplumumuz, hassas ve duygusal bir dönemden geçiyor. Biz de bu eleştirileri, bizleri yönlendirmek adına işbirliği olarak kabul ediyoruz” diyen Altay, Kızılay’ın yardım yapmamasının söz konusu olamayacağını belirtti.
Altay, “Aslında sahadayız ama bu süreç alışık olduğumuz bir afet süreci değil, ciddi bir sağlık risk var. Kimseyi riske atmadan, pozisyon almaya çalışıyoruz. Kızılay, gönüllülük esasında çalışan büyük bir grupla sahadadır” dedi.
Yaptıkları etütlerde, krizin başlangıcıyla beraber yoğun şekilde gıda yardım çalışmalarını başlattıklarını dile getiren Altay, Kızılay dışında da, herkesin, iyi niyetle bir yerlere yardım götürmeye başladığını, bunu da takdirle karşıladıklarını belirtti.
Altay, “Bu sürecin uzun bir süreç olacağını gözlemledik. Bununla beraber çok acil durumda olduğunu tespit ettiğimiz kişilere yardım ulaştırmaya başladık. Şu an sahada 20 araçlık bir dağıtım ekibimiz var” dedi.
Doğru ihtiyaç sahiplerini belirlemek adına, muhtarlar, belediyeler ve sivil toplum örgütleriyle, işbirliği içinde çalışmalar yaptıklarını ifade eden Altay, 20 bin kolilik bir gıda desteği hazırlığında olduklarını kaydetti.
“Kızılay çalışıyor aslında. Ama bunu reklam etmenin zamanı değil” diyen Altay, sürecin uzaması halinde, ihtiyaç sahiplerinin sayılarında da hatırı sayılır oranda yükselme olacağına işaret etti.
Türkiye Kızılay’ı ile işbirliği yapıp yapmadıkları konusuna da açıklık getiren Altay, Türkiye Kızılay’ının 150 yıllık geçmişe sahip, deneyimli bir organizasyon olduğunu hatırlatarak, kurumdan her zaman yararlandıklarını söyledi.
Her ülkenin, kendi imkânlarıyla dayanışma içinde olması gerektiği vurgulayan Altay “Her Kızılay veya Kızılhaç organizasyonu, kendi ülkesinin ulusal derneğidir ve kendi ülkesi adına sorumluluk sahibidir. Türkiye Kızılay’ın katkıları her zaman oluyor. Ama şu anki süreçte, onları da çok yormamak gerekiyor. Çünkü Türkiye’de de benzer bir kriz var. Kendi sahalarında ciddi bir uğraş içindeler” dedi.
Salgından bu yana, yardım ihtiyacı olanların artışının, geçmişle kıyaslandığında çok yüksek olduğunu söyleyen Altay, “Sadece bize ulaşan kişi sayısı, dün itibariyle 4 binin üzerinde” dedi.
Yardım kolilerinin içeriğinin de, içinden geçtiğimiz döneme göre uyarlandığını belirten Altay, kuru gıdaların yanında, temizlik ve hijyen malzemesi de verildiğini açıkladı.
Altay, “Kaynaklar sınırsız değil, acillere öncelik sağlamak lazım. Kriter olarak, hiç geliri olmayan kardeşlerimizi hedef kitle olarak belirledik. İkinci derecede, geçim darlığı olan bireyler var. Sonrasında da kademeli olarak bu ağı genişletiyoruz” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay’ının, köylere ulaşamadığı eleştirilerini de yanıtlayan Altay, iki gün önce Karpaz bölgesine yardım gönderdiklerini, ayrıca bölgedeki muhtar ve belediye başkanlarıyla da koordinasyonlu bir çalışma yürüttüklerini kaydetti.
Altay, “Kapraz’a özel bir statüye alındı ve hükümet, Kemal Deniz Dana’yı görevlendirdi. Çünkü bölgede, rahatça dolaşamıyorsunuz. Oradaki enfeksiyonu buraya taşıma riski de taşıyorsunuz. Bu yüzden, belki yardım ulaştırılamayan kardeşlerimiz olmuş olabilir. Lütfen bu kişiler, gerek bize gerek muhtar ve belediyeler ulaşsınlar” dedi.
