Hindistan Ulusal Kongresi’nin önde gelenleri ve destekçilerinden oluşan bir grup, başkent Yeni Delhi’de, INC’nin kurucusu ve ülkenin bağımsızlık önderi Mahatma Gandi anısına inşa edilen Raj Ghat Anıtı önünde protesto düzenledi.
Gösteride, INC Genel Başkanı Sonya Gandi, eski Başbakan Manmohan Singh ve eski Genel Başkanı Raul Gandi, Hindistan Anayasası’nın giriş kısmından pasajlar okudu.
Liderler, Afganistan, Pakistan ve Bangladeş’ten dini baskılar nedeniyle kaçan göçmenlere vatandaşlığa geçiş hakkı tanıyan ancak aynı durumdaki Müslüman göçmenleri kapsam dışı bırakan yasadaki ayrımcılığa tepki gösterdi.
Düzenlemenin dini kimliğe dayalı ayrımcılık içerdiğine ve bu yüzden anayasanın dayandığı temel ilkelere aykırı olduğuna dikkati çeken parti sözcüleri, “Hindistan Anayasası’nın ve orada güvence altına alınan temel hakların korunmasını beklediklerini” vurguladı.
Raul Gandi’den protestolara katılım çağrısı
Partinin eski Genel Başkanı Raul Gandi, tören öncesi Twitter hesabından paylaştığı mesajda, INC’yi destekleyen gençleri Vatandaşlık Yasası’na karşı düzenlenen protestolara katılmaya çağırdı. Gandi, mesajında, “Yalnızca yürekten Hint hissetmek yetmez. Aramızdaki bağın nefretle yok edilmesine izin vermeyeceğimizi göstermek zorundayız” ifadelerini kullandı.
Vatandaşlık Yasası’na karşı ülke çapında düzenlenen gösterilerde protestocularla polis arasında çıkan çatışmalarda son 4 günde 23 kişi hayatını kaybetti. Protestolarda cumadan bu yana 600’den fazla kişi gözaltına alındı.
Modi, muhalefeti “korku yaymakla” suçlamıştı
Başbakan Modi, pazar günü yaptığı açıklamada, ana muhalefetteki INC’nin yasayla ilgili eleştirilerine tepki göstererek muhalefeti Vatandaşlık Yasası’yla ilgili “korku yaymakla” suçlamıştı.
Müslümanlar yasa kapsamının dışında kalıyor
Ülkenin çeşitli eyaletlerinde 31 Aralık 2014’ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlere vatandaşlık verilmesine imkan tanıyan ancak aynı durumdaki Müslümanları bu kapsamın dışında tutan yasa 11 Aralık’tan bu yana protesto ediliyor.
Yasayla Afganistan, Pakistan ve Bangladeş’teki dini baskılardan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ve Hristiyanlar, kimliklerini ve Hindistan’da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilirken aynı durumdaki Müslüman göçmenler kapsam dışında tutulmuştu.
Öte yandan ağustos ayında ülkenin doğusundaki Assam eyaletinde Ulusal Vatandaş Sicili (NRC) uygulaması kapsamında çoğunluğu Müslüman 2 milyona yakın vatandaş, yasa dışı göçmenleri belirlemek için oluşturulan nihai vatandaşlık listesi dışında bırakılmıştı. Liste dışı bırakılan kişilerin vatandaşlıklarını kanıtlayamamaları halinde “yabancı” statüsünde değerlendirileceği belirtilmişti.
Her iki girişim de dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke Hindistan’da yaşayan 200 milyon Müslüman’ı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan adımlar olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: AA