Yunus Emre Enstitüsü ve Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı tarafından düzenlenen etkinliğin açılış toplantısına Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral, organizatör kuruluşların yetkilileri ve akademisyenler katıldı.
Büyükelçi Özoral, toplantıda yaptığı konuşmada Türkçenin bilim dili haline getirilmesi gerektiğini söyledi.
Türkçenin geliştirilmesi için Türk ve Azerbaycanlı bilim adamlarının Türk dünyasına karşı sorumluluğunun olduğunu vurgulayan Özoral, şu ifadeleri kullandı:
“Bugün Türkiye’de dil konusunda başka gelişme ile karşı karşıyayız. Bu da bilgisayar Türkçesi olarak adlandırdığımız yeni Türkçe terimler. Bu terimlerle neyin kastedildiğini anlayamıyoruz. Başka dillerden doğrudan tercüme etmekle bir dilin ihtiyacını karşılayamayız. Dilimizde anlaşılabilir karşılıklar bulurken teknolojiyi de geliştirmek zorundayız ki terimleri biz yaratarım. Yeni terimleri bulurken de arkamızda 200 milyonluk Türk dünyası olduğunu unutmayalım.”
Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Enver Hasanoğlu, 26 Eylül’ün aynı zamanda 1932’deki ilk Türk Dili Kurultayı’nın açılış günü olduğunu ve Türkiye’de Türk Dili Bayramı olarak kabul edildiğini hatırlatarak katılımcıları kutladı.
Türk dilinin Türkleri birbirine bağlayan bir dil olduğunu söyleyen Hasanoğlu, “Bu dil ile milli hissler arasında kuvvetli bağ vardır. Dil ne kadar gelişirse milli hisler de o kadar gelişir” dedi.
Atatürk’ün Türk dilini eğitim, kültür ve sanat dili haline getirmek için büyük uğraş verdiğini hatırlatan Hasanoğlu, gençlerin dile özen göstermesi gerektiğini, Türk dili üzerine yapılan çalışmaların artırılması ve pratik hayatta uygulanmasının önemli olduğunu ifade etti.
Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Genel Sekreteri Prof. Dr. Rasim Özyürek, kurultayla Türk dilinin zenginliğini ortaya çıkarmayı, onu dünya dilleri arasında değerine yaraşır yüksekliğe eriştirmeyi ve Türk diliyle ilgili gelişmeleri görüşmeyi amaçladıklarını belirtti.
Milli şuurun ayakta kalması için Türk ulusunun dil ve tarih için çalışmaya mecbur olduğunu söyleyen Özyürek, “Bu güzel dilimizi atalarımızdan miras aldık. El ele, omuz omuza verelim, dilimize sahip çıkalım. Gelecek kuşaklarımıza Türk’e yakışır, en saf ve temiz Türkçe bırakalım” dedi.
Bakü Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Cihan Özdemir, Yunus Emre Enstitüsünün faaliyetleri konusunda bilgi vererek, faaliyetlerinde Türkçenin tanıtılması ve yaygınlaştırılmasının büyük yere sahip olduğunu belirtti.
Kurultay, 120 bilim insanının sunumlar yaptığı panellerle devam etti.
Bakü Yunus Emre Enstitüsü Müdürlüğü yerleşkesinde düzenlenen kurultay yarın sonra erecek.
Kaynak: AA
