Rana Sarro Yazdı (Yorum):
Sağlık Bakanlığı bir açıklama yaptı ve Laboratuvar yangının ardından yıllardır yapılmayan damaca sulardaki ‘Bromat analizlerinin nihayet yapılmaya başlandığını duyurdu.
Bu kapsamda, Asya Su, Hediyem Su, Kösedağ Su ve Aysu firmalarının damacana sularında, Bromat miktarının maksimum (10mg/L) seviyenin üzerinde çıktığının tespit edildiği açıklandı. Ve halka, bu suları tüketmemeleri ve ellerindeki mevcutları geri iade etmeleri uyarısında bulunuldu.
Sağlık Bakanlığı akabinde yeni bir açıklama yaptı ve “bu firmaların damacana üretim hatlarında tespit edilen limit üstü Bromat miktarı ile ilgili gerekli düzeltici faaliyetlerin yapılması hususunda söz konusu firmalar ikaz edilmiş ve sadece damacana üretim faaliyetleri yedi gün süre ile test amaçlı üretim yapılması dışında durdurulmuştur” denildi.
Damacana su üretimi durdurulan firmalar arasında bulunan Hediyemsu ise yazılı açıklama yaparak Bakanlığı eleştirdi. Sağlık Bakanlığı’nın yanlış ve hatalı değerlerle kendilerini zan altında bıraktığını iddia etti.
Fakat ne Bakanlık ne de damacana firmalarından Hediyem Su, “Bromat”ın ne anlama geldiğini halka açıklamadılar!
O zaman biz söyleyelim de bilmeyenler de öğrensin…!
Ozonlama sırasında oluşan bromat iyonu kanserojen özelliktedir. Bromat, damacana sular açısından en önemli faktördür. Bu analizler cihaz olmadığı için yıllarca yapılamıyordu.
Geçmişte birçok kez, damacana sulardaki bromat analizlerinin yapılamadığını yazmıştık. Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi tarafından her ne kadar da hijyen ve mineral açıdan denetim yapılıyorsaydı da, damacana sular açısından en önemli faktör olan ve kanserojen olan “bromat” analizleri yıllarca yapılamadı. Yani kanser yapan sular içmişsek de haberimiz olmadı.
Filiz Besim’e daha önce birçok kez bu konudaki sorularımı yöneltmiştim. Bromat Cihazı’nın ihalesinin Ağustos ayında sonuçlanacağını, cihazın Eylül ayında Sağlık Bakanlığı’nın elinde olacağını söylemişti. Belli ki 6-7 ay gecikmeli alınabilmiş. Bunun üzerine Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi anlaşılan odur ki, hemen analizlere başlamış.
Bu denetimler üzerine, Sağlık Bakanlığı gayet cesur bir açıklama yaparak, halkı bu firmaların sularını tüketmemeleri konusunda uyardı ve üretimlerini durdurdu.
Bu firmaların sularının kesinlikle tüketilmemesi uyarısı ve bu firmalarının üretimlerinin durdurduğunun halka açıklanması olması gerekendi. Bakanlığın yaptığı ikinci açıklama ise bence fiyasko! Bu firmaların üretimlerinin 7 gün süreyle durdurulduğunun belirtilmesi kafalarda bir takım sorulara neden oldu.
Kanser gibi çaresiz bir hastalığa yol açan bromatın, halka satılan sularda maksimum seviyenin üzerinde olduğu tespit edilmiş fakat, gerekli düzeltici faaliyetlerin yapılması hususunda söz konusu firmalar ikaz edilmiş öyle mi?
Yani düzeltirlerse, aynı firmalara yeniden halka su satmaları fırsatı mı verilecek?
Halkı zehirleyen, kanser gibi amansız bir hastalığı ülkede yaydığı tespit edilen firmaların üretimlerine tekrardan izin verilmesi asla ve asla kabul edilemez!
Asya Su, Kösedağ Su ve Aysu firmalarından bu konuda ses çıkmazken, ki bu firmaların damacana sularını kimsenin evine sokmaması ve tüketmemesi gerektiğini düşünürüm; Hediyem Su sadece bu analiz sonuçlarını halka açıklaması nedeniyle Bakanlığı topa tuttu ve Bakanlık hakkında yasal yola başvuracağı tehdidinde bulundu.
Hediyem Su, şayet yasal süreç başlatmaz ve damacana sularında kanserojen içerik bulunmadığını ispatlamazsa, Bakanlığın da dediği gibi sularını bir daha satın almamalıyız. Çünkü demek ki ülkede kanser hastalığını yaydığını kabul ediyor.
Sağlık Bakanlığı, ise ya yaptıkları analiz sonuçlarının yanlış veri olduğunu açıklayıp Hediyemsu’dan özürdilemeli. Veya üretimlerini 7 günlük değil tamamen durdurması gerekiyor. Bakanlığın, kansere yol açan su sattıklarını tespit ettiği bu firmaların, üretimine müsaade edip etmeyeceğinin takibini de mutlaka yapacağız.