Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, doğal afet riskini azaltmak için topyekün seferberlik gerektiğinin altını çizdi.
Kınık, 12 Kasım 1999 Düzce Depremi’nin üzerinden 20 yıl geçtiğini hatırlatarak, depremin dün olduğu gibi bugün de ülkenin gerçeği olduğunu söyledi.
Afet riskinin azaltılması için önemli çalışmalar yapıldığını anlatan Kınık, “Kanunlarımız çıktı. AFAD Başkanlığı kuruldu. Türkiye Afet Müdahale Planları yapıldı. Kızılay olarak bizler de afet müdahale kapasitemizi artırdık. Toplum temelli afet yönetimi modelini yaygınlaştırmak adına bütün gönüllülerimize, şubelerimize, çalışanlarımıza eğitimler verdik, vermeye devam ediyoruz. Afet olmadan önce, afetin olası risklerini azaltma imkanımız var. Can ve mal kaybını azaltma ihtimalimiz var. Buna yönelmemiz gerekiyor” diye konuştu.
“2030 stratejimiz; afetlere hazır bir toplum ve birey oluşturmak”
Kızılay Başkanı, 1999’da yaşanan 2 büyük depremde büyük acılar yaşandığını belirterek, şöyle devam etti:
“17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremleri, Türkiye’de ardı ardına gelen 2 büyük felaketti ve 2 büyük yıkımdı. Bundan ders aldığımızı, özellikle bölgede yaşayan vatandaşlarımızın bu konudaki farkındalığının arttığını düşünüyorum. Bu yetmez, ulusça Türkiye’nin bütün bölgelerinde sadece depreme ilgili değil, bütün afet risklerini azaltmak için seferberlik gerekiyor. Bugüne kadar bütün süreçleri birlikte yaşadığımız, çalıştığımız muhtarlarımız, öğretmenlerimiz, imamlarımız, afet yöneticilerimiz ve gönüllülerimizle birlikte bir seferberlik ihtiyacı var.”
Afet bilincine büyük önem verdiklerini vurgulayan Kınık, “Bu anlamda bu seferberlik için Kızılay olarak üstümüze düşeni yapmak için çalışıyoruz. 2030 stratejimiz; afetlere hazır bir toplum ve birey oluşturmak ve bunun için devletimize destek olmak. Toplum temelli afet yönetimi modeli içinde elimizden gelen tüm çabamızı sarf edip yatırımlarımızı buna göre şekillendiriyoruz” dedi.
Kaynak: AA