Çavuşoğlu, AK Parti Antalya İl Başkanlığının düzenlediği Genişletilmiş İl Danışma Toplantısında konuştu.
Libya’daki son gelişmelere değinen Çavuşoğlu, “Libya’yı da Suriye yapmak istiyorlar. Eğer bugün Libya, Suriye gibi olsun; sonra sıra o bölgedeki ülkelere gelir. İslam dünyasının içinde sürekli çatışmalar var, sorunlar var. İslam İşbirliği Teşkilatı bu sorunları çözme noktasında güçlü değil, birlik beraberlik de yok.” dedi.
Öte yandan Çavuşoğlu, Libya tezkeresini görüşmek üzere CHP, MHP ve İyi Parti’den randevu talebinde bulundu.
Somali saldırısı
Somali’nin başkenti Mogadişu’da düzenlenen bombalı saldırıda 2’si Türk vatandaşı 80 kişinin hayatını kaybettiğini belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Biz terörün her türlüsünü lanetliyoruz, her türlüsüyle mücadelemizi sürdüreceğiz. Dostlarımıza ve kardeşlerimize de en güçlü desteği vermeye devam edeceğiz. Somalili kardeşlerimizi bugüne kadar hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bundan sonra da yalnız bırakmayacağız.”
AK Parti hükümetleri olarak önemli çalışmalar yaptıklarını dile getiren Çavuşoğlu, Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’nun 2022 yılında üretimine başlayacağı otomobille ilgili, “Dün tanıtımını yaptığımız yerli ve mili otomobil tüm dünyayı ayağa kaldırdı. Avrupa bunu konuşuyor. Birçok otomobil firması bu anlamda hedeflerini öne çekmeye başladı ki ‘Türkiye’den önce piyasaya girebilir miyim?’ diye. Biz artık dengeleri değiştiriyoruz.” diye konuştu.
Türkiye’nin uluslararası anlamda önemli bir aktör haline geldiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Libya’yı da Suriye yapmak istiyorlar. Eğer bugün Libya, Suriye gibi olsun; sonra sıra o bölgedeki ülkelere gelir. İslam dünyasının içinde sürekli çatışmalar var, sorunlar var. İslam İşbirliği Teşkilatı bu sorunları çözme noktasında güçlü değil, birlik beraberlik de yok.”
Çavuşoğlu, Akdeniz’deki sondaj çalışmalarına değinirken de “Rum kesiminin önce KKTC ile meselesini halletmesi lazım. KKTC’nin haklarını da tek taraflı yok sayanlara karşı 2 sondaj gemimizi oraya göndererek denklemi değiştirdik, oyunları bozduk. Bir bir oyunları bozuyoruz.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin Otomobili
Türkiye’nin Otomobili hakkında, “Biz artık dengeleri değiştiriyoruz” diyen Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Dün tanıtımını yaptığımız yerli ve mili otomobil tüm dünyayı ayağa kaldırdı. Avrupa bunu konuşuyor. Birçok otomobil firması bu anlamda hedeflerini öne çekmeye başladı ki ‘Türkiye’den önce piyasaya girebilir miyim?’ diye. Biz artık dengeleri değiştiriyoruz.”
“Biz ecdadımızla gurur duyuyoruz”
Sorumluluklarının Türkiye ile sınırlı olmadığını belirten Çavuşoğlu, Türkiye’ye yönelik umudu boşa çıkarmamak adına çalıştıklarını vurguladı.
Türk milletinin her zaman beklentileri karşıladığını aktaran Çavuşoğlu, “Efendim bunu söyleyince ‘Osmanlı’yı tekrar canlandırmaya çalışıyor’ diyorlar, yurt dışında. Biz ecdadımızdan utanmıyoruz ki bazıları gibi. Biz ecdadımızla gurur duyuyoruz. Ecdadımızın bize bıraktığı mirası gelecek nesillere taşımaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
Dış politikada, dünyadaki değişimi herkesin gördüğünü belirten Çavuşoğlu, dünyadaki değişimin sadece sorunlardan ibaret olmadığını, fırsatlar da çıktığını söyledi.
Bu değişim ve dönüşüme ayak uydurmak gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, “Sorunların yüzde 60’ı bizim etrafımızda. O zaman dış politikamız girişimci ve insani olmalı. Sahada ve masada güçlü olmalısınız. Hem girişimci hem insani dış politikamızla sahada ve masada güçlüyüz.” dedi.
“Etrafımızdaki sorunlara duyarsız kalamayız. Eğer sorunlara duyarsız kalırsak o sorun gelir bizi bulur. Tıpkı herhangi bir yerdeki terör saldırılarına duyarsız kaldığımız zaman terör örgütü gelip sizi nasıl buluyorsa, diğer sorunlara da duyarsız kalamayız.” ifadesini kullanan Çavuşoğlu, Suriye’deki soruna çözüm bulmak için gece gündüz çalıştıklarını anlattı.
Teröristlere karşı Türkiye’nin harekatının başarılı olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, beş gün içinde dünyanın iki süper gücüyle masaya oturup, istedikleri şartlarda anlaşmaya vardıklarını anımsattı.
“Bugün herkes soruyor, ‘nasıl başarıyorsunuz?’ diye. Kararlı ve haklının yanında olursanız başarırsınız.” diyen Çavuşoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatının İslam ülkelerindeki sorunların çözümü için inisiyatif alması gerektiğini vurguladı.
“Libya’nın kaosa sürüklenmemesi için gerekeni yapıyoruz”
Türkiye’nin inisiyatif alan taraf olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Libya’nın bölünmemesi, kaosa sürüklenmemesi için ne gerekiyorsa onu yapmamız gerekiyor ve onu yapıyoruz. Bizim oradaki muhatabımız oradaki meşru hükümet. Bazıları diyor ki ‘Efendim ne işimiz var?’ Libya, Okyanusun ötesinde ada ülkesi değil ki hemen Akdeniz’in öbür tarafı. En son Libya ile imzaladığımız askeri ve güvenlik anlaşması da önemli. Onu herkesle yapabilir, uzaktaki ülkelerle de yapabilirsiniz ama deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasıyla ilgili anlaşmayı Libya ile yapmamız bunu gösteriyor. Libya ile imzaladığımız mutabakat zaptı öyle boş bir mutabakat zaptı değil. Uluslararası hukuka uygun şekilde yapıyoruz. Herkesle yapmaya hazırız. Ama diğer ülkelere baktığımız zaman onlar hep bizi dışlama yoluna gitti. Kendi aralarında top gezdiriyorlar. Biz onlara diyoruz ki bizim olmadığımız hiçbir görüşme, anlaşmanın geçerliliği yoktur. Bu konularda masada ve sahada kağıt üzerinde hukuki bakımdan sahadaki uygulamlar bakımından sizin için en akıllı yol Türkiye ile işbirliği yapmaktır. Bu anlaşmayı imzaladıktan sonra da Yunanistan başta olmak üzere tüm ülkelere bunu söylüyoruz. Rum kesimi hariç.”
Çavuşoğlu, “Saydığımız örneklerde bile görüyorsunuz ki güçlü olmazsanız, güçlü bir lideriniz olmasa bu konularda hiçbir zaman adım atamazsınız. Atılmıyor, bunu kabul edelim.” dedi.
“Makamların önemi yok”
“2020, ekonomi bakımından şahlanış yılı olacak. Enflasyon, faizler, işsizlik düşüyor. Ekonomiyle ilgili göstergeler çok iyi noktaya gidiyor. Bunun da sahaya yansımaya başladığını görüyoruz.” ifadesini kullanan Çavuşoğlu, bu konuda kimsenin endişesinin olmamasını istedi.
Birlik ve beraberliğin önemine işaret eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Bizi birleştiren bir dava var. O dava ve bu millet uğruna mevkilerin, makamların önemi yok. Ben bugün Dışişleri Bakanıyım yarın başka bir kardeşim devralacak. Benden önce de üç arkadaşımız Dışişleri Bakanlığı yaptı. Diğer bakanlıklarda da böyle. Önemli olan mevki makam değil, önemli olan davaya sahip kalabilmek. Mevki, makam bittikten sonra davayı hiçe saymak değil. O gün mevki makam sahibi iken konuştuklarının tersine söylemde bulunmak gerçekten insanı üzüyor. Yani mevki makam sahibisin, çıkıyorsun bir şeyleri savunuyorsun, Kanal İstanbul dahil diğer önemli projeleri savunuyorsun veya partinin ideolojisini savunuyorsun, ayrıldıktan sonra tam tersini söylüyorsun.”
“Siyaset böyle olmamalı”
Emekli diplomatların siyasete girdikten sonra iktidarı eleştirebildiğini, bunun doğal olduğunu belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Bakanlıkta iken kendi fikri olan, inisiyatif alan, geçmişte, bakan olmadan önceki dönemlerde de gördük, yaşadık, kendi inisiyatifini adeta kendi projesini, fikrini ortaya koymuş ama siyasete geçtikten sonra onları inkar eder şekilde konuşuyorlar. Birlikte çalıştığımız bazı eski arkadaşlarımız da mevki makam gittikten, trenden indikten sonra önceki söylediklerini ve yaptıklarını inkar eder hale geldiler. Siyaset böyle olmamalı, çünkü siyaset gerçekten istikrar ve ilke gerektirir. Biz hiç kimsenin siyasi yapılanmasına söz edecek değiliz. Her partinin kendi anlayışı, yolu var. Sonuçta kararı aziz millet verecek.”
Bakan Çavuşoğlu, milletin, kimi iktidara getireceğini, kime güvendiğini en iyi şekilde değerlendirerek karar vereceğini ifade etti.
Mevkilerin, makamların gelip geçici olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunu neden söylüyorsun diyebilirsiniz. Sebebi gayet açık. Bir kongre sürecine gidiyoruz. Kongre sürecinin teknik çalışmalarını arkadaşlarımız yapıyor, anlatıyor. Partimizin kriterleri var. Kadın ve gençlik kolları ile teşkilatlarla delege çalışmalarını ben de takip ediyorum. Delege seçme süreci, ilçelerimizde adeta karnaval şeklinde oldu. Bunun için ilçe başkanlarımı tebrik ediyorum. Tüm dava arkadaşlarımızı kucaklayacak şekilde birlik, beraberlik, dayanışma içinde olmalı. Yenilenme, değişim tabii ki olur. Değişerek, yenilenerek büyümek vardır ama vefayı da ihmal etmeyeceğiz. Görevi bırakan arkadaşlara da sahip çıkacağız, onları da unutmayacağız. Dava arkadaşlarımızla yola devam edeceğiz. Büyük ve güçlü aileyiz ama bir kişiyi bile kaybetme lüksümüz yoktur. Hep beraber yola devam etmemiz lazım. Kongre süreçlerini de aynı coşkuyla yapacağız.”
Kaynak: AA
