Dün, Sağlık Bakanlığı tarafından yeni yapılmaya başlanan analizler sonucu, 4 su firmasının üretimlerinin ilk etapta durdurulduğunun açıklandığını, akabinde ise bu açıklamanın değiştirilerek, 7 gün süreyle üretimlerinin durdurulduğunun açıklandığını yazmıştım.
Yeni bir açıklamaya göre ise, Bromat miktarı limit üstü çıkan bu firmaların, sularında yeniden yapılan analiz sonuçları ise temiz çıkmış.
Sağlık Bakanlığı’mız da , artık halka kanser yapan su içirmekten vazgeçecekleri için bu firmaları ödüllendirmiş!
“Dört firmanın sularının analiz sonuçları uygun çıkmış olduğuna göre sözü edilen dört firmanın ürünlerinin halkımız tarafından güvenle kullanılmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır” denildi.
Bu açıklamayı yapan Sağlık Bakanlığı!
Yani 2016 yılı sonlarında çıkan yangında yanan Bromat Cihazı’nın olmadığı son 2 buçuk yıllık süreçte, halka kansere yol açan su içirdiği tespit edilen bu su firmalarının üretimleri durdurulmuyor.
Bilakis, bundan vazgeçtikleri için “piyasaya su satmaya devam” deniliyor.
“Artık bromat analizlerini yapıyoruz, sizler de artık halka kanserli su içirmekten vazgeçin” denilerek, firmalarla güzel güzel anlaşılıyor.
Tabi Sağlık Bakanlığı da çaresiz.
Görülen o ki, bromat miktarı limit üstü çıkmayan yani kanser yapmayan su belki de ülkede yok.
Bu 4 firmanın akabinde dün de başka 3 su firmasının analiz sonuçları açıklandı.
Onlar da aynı durumda!
Asya Su, Hediyem Su, Kösedağ Su ve Aysu firmalarından sonra; Aqua Fresh Su, Gürpınar Su ve Meysu firmalarının piyasaya sattığı suların da kansere yol açtığı ortaya çıktı.
Bizim Sağlık Bakanlığı, bunlara da düzeltmeleri için süre vermiş.
Tabi Bakanlık da haklı. Kanser yapan suları satan firmaları kapatmaya kalksalar, ülkede su firması kalmayacak.
Peki bunun hesabını kim verecek?
Sağlık Bakanlığı, laboratuvar yangını sonucunda meydana gelen hasarı karşılamayan Mapfree isimli sigorta şirketine bunun hesabını sordu mu? Hayır!
Ülkeyi en önemli cihazdan mahrum bırakan bu sigorta firmasının yanı sıra, bu cihazın alınması için gerekli çabayı göstermeyen, hatta bu önemli eksikliği halka açıklamayan eski Bakanda sorumluluk hiç yok mu?
Veya Ocak 2018’den beri bakanlık görevine getirilen Filiz Besim, bir buçuk yıldır çıkıp kamuoyuna, “damacana sulardaki bromat analizleri yapılamıyor. İsterseniz her türlü olasılığı düşünerek, hazır su içmeyin” diye uyarıda bulundu mu? Hayır!
Cihaz yandığı için ve yenisi alınamadığı için, halk göz göregöre su firmalarının insafına bırakıldı. Su firmaları da insafsız çıktı!
KKTC devletinin, bir bromat cihazı acizliğini, kim bilir kaçımız, kaçımızın ailesi, sevdikleri, sağlığıyla, hayatıyla ödedi ve ödemeye de devam ediyor…!
Şimdi ben 2016 yılı sonundan beridir var olmayan, bromat cihazını temin edebildiği için Sağlık Bakanlığı’nı tebrik mi etmeliyim, yoksa göreve geldiği bu bir buçuk yıllık süreçte, cihaz eksikliğinin ciddiyetini halka açıklamadığı için teşekkür mü etmeliyim?