Hindistan’da son 10 yılda nefret suçu içeren saldırılarda 100 kişi hayatını kaybetti.
Hindistan’da Tabrez Ansari adındaki Müslüman gencin öldürülmesi, ülkede Müslümanlara yönelik şiddet tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
Şiddet raporlarını izleyen Hindistan merkezli internet sitesi FactChechker.in’in verilerine göre Hindistan’da 2009’dan bu yana nefret suçu temelli 290 saldırı kayıtlara geçti.
Saldırılar sonucu 100 kişi hayatını kaybetti, 723 kişi yaralandı. Ölenlerin yüzde 60’ını Müslümanlar, yüzde 14’ünü Hristiyanlar oluşturdu.
Nefret suçu vakalarının yüzde 65’inde Müslümanlar hedef alındı.
Saldırıların büyük kısmının faili Hindular
Saldırıların yüzde 80’inden fazlası Hindular tarafından gerçekleştirilirken, ülke genelindeki 290 saldırının 61’i Müslümanların en fazla yaşadığı eyalet Uttar Pradeş’te yaşandı.
Başbakan Narendra Modi’nin partisi Hindu milliyetçisi Hindistan Halk Partisinin (BJP) iktidara geldiği 2014’ten sonra saldırıların arttığı ve bu tür girişimlerin yüzde 90’ının Hindu milliyetçisi partinin iktidara geldiği dönemden sonra gerçekleştiği vurgulandı.
Ülkenin Hindulardan sonra yaklaşık 200 milyonluk nüfusuyla en büyük çoğunluğunu oluşturan Müslümanlar, Hindu milliyetçilerinin hedefi haline geldi.
İneklerin öldürülmesi ya da sığır eti tüketiminin yasak olması gibi sebepler, milliyetçi Hinduların Müslümanlara yönelik saldırılarını haklı çıkarmak için kullanıldı.
10 günde 4 saldırı
Ülkede Müslümanlara yönelik şiddet olaylarının giderek arttığı kaydedilirken 10 günde 4 saldırı gerçekleştiği gözlemlendi.
Modi’nin mayısta ikinci kez başbakan olmasından sonra ilk ölümlü saldırı ülkenin Jharkhand eyaletinde 18 Haziran’da yaşandı.
Direğe bağlanarak 12 saat boyunca dövülen Tabrez Ensari isimli Müslüman genç, olaydan 4 gün sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Bu saldırıdan iki gün sonra Batı Bengal eyaletinde Hafeez Mohammed Haldar adında 26 yaşındaki Müslüman öğretmen, “Jai Shri Ram (Rabbimiz Ram’ı selamlarız)” demediği için hareket halindeki trenden aşağıya atıldı.
Faizal Usman Khan isimli Müslüman taksi şoförü de 24 Haziran’da Maharasthra eyaletinin başkenti Mumbai’de bir grup tarafından dövüldü.
Khan’a “Jai Shri Ram” ifadesini zikretmesi halinde serbest bırakılacağının söylendiği ortaya çıktı.
Son olarak 28 Haziran’da Uttar Pradeş eyaletinde 16 yaşındaki Müslüman bir çocuk takkesini çıkartmadığı ve Hinduizm’e ait bazı sözler söylemediği için bir grup Hindu tarafından dövüldü.
Müslümanlar hedef haline geldi
İnsan Hakları İzleme Örgütünün bu yıl yayınladığı Hindistan’da inek koruma şiddeti ve azınlıkların hedef alındığı saldırılara ilişkin raporunda, Mayıs 2014’te iktidara gelen BJP’nin, sığır eti tüketimi ve bununla ilişkili konulara yönelik şiddeti teşvik eden söylem kullandığına işaret edildi.
Saldırıların büyük oranda BJP’ye bağlı militan Hindu gruplar tarafından yapıldığı belirtilen raporda, kurbanların çoğunun Müslümanlar, “dokunulmazlar” olarak nitelendirilen ülkedeki en alt sınıfı temsil eden Dalitler ve Adivasi olarak bilinen yerli topluluklardan oluştuğu kaydedildi.
Raporda ayrıca BJP liderlerinin söylemleriyle bu tür eylemlere destek olduğu eleştirisinde bulunuldu.
Müslümanlar ve diğer azınlıkları hedef alan saldırganlara karşı katı bir söylem geliştirmemekle eleştirilen Modi, Ağustos 2018’de bu tür saldırıları suç olarak nitelemişti.
Modi, en son Tabrez Ansari’nin öldürülmesiyle ilgili “bu vahşi saldırının sorumlularına karşı güçlü şekilde eyleme geçilmesi” çağrısında bulunmuştu.
Tüm Hindistan Müslüman Meclisi Birliği Başkanı (AIMIM) ve Haydarabad Milletvekili Asaduddin Owaisi, BJP’nin ve Hindu milliyetçisi Ulusal Gönüllü Organizasyonunun (RSS), toplumda Müslümanlara yönelik nefreti körüklediğini belirterek, bu durumun devam etmesi halinde Müslümanlara karşı saldırıların durmayacağı uyarısında bulunmuştu.
Kaynak: AA