Macaristan’da bulunan Budapeşte Yunus Emre Enstitüsü, Okçular Vakfı iş birliğiyle Kemankeş Projesi’ni hayata geçirdi.
Proje kapsamında, Avrupa Hunlarını ataları olarak gören ve o devirde Hunların temel silah olarak oku kullanılması nedeniyle okçuluğu ata sporu olarak kabul eden Macarlara yönelik kurs açtı.
İstanbul’da Okçular Vakfında Türk okçuluğu eğitim alan 2 Macar sporcunun eğitmenlik yaptığı kursa, her yaş grubundan Macarlar ile ülkede yaşayan Türkler ilgi gösteriyor.
10 ayrı şehirde etkinlikler düzenleniyor
Budapeşte Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Yakup Gül, Türkiye’nin uluslararası alanda bilinirliğini, güvenilirliğini, itibarını ve dünyanın her yerinde Türkiye ile bağ kuran insan sayısını artırmak amacıyla çalıştıklarını söyledi.
Macaristan’da Türk kültürü ve sanatı alanlarında eğitim almak isteyenlere yaklaşık 6 yıldır hizmet ettiklerini belirten Gül, temel seviyeden ileri seviyeye Türkçe ve ebru kursları verdiklerini, enstitü bünyesinde başında Macar bir sanatçının bulunduğu neyzen grubunun olduğunu anlattı.
Ülke genelinde 10 ayrı şehirde aktif olarak etkinlikler düzenlediklerini belirten Gül, “Bu minvalde o şehirde bulunan üniversitelerle, belediyelerle ortak faaliyetler yürütüyoruz. Eger kentindeki Eszterhazy Üniversitesiyle yürütülen protokol çerçevesinde bu yıl Türkçe derslerimizi kredili bir şekilde müfredatlarına aldılar. Bu, Macaristan’da bizim için önemli bir gelişme” dedi.
Kurslara ilgi her geçen gün artıyor
Enstitü bünyesinde düzenlenen kursları Budapeşte’nin meşhur Andrassy Caddesi’nde 2015 yılında satın aldıkları binada gerçekleştirdiklerini anlatan Gül, şunları söyledi:
“Yunus Emre Enstitüsü Kemankeş projesiyle yaklaşık 25 ayrı ülkede okçuluk kursları düzenleniyor. 2019 yılının başlarında 2 Macar okçuyu İstanbul’da Okçular Vakfında misafir ettik. Kurs gördüler ve ekim ayında da okçuluk kursunu açtık. Açılış gününe yoğun bir ilgi oldu. Kadim dost ülke Macaristan’da okçuluk revaçta olan bir spor dalı, dolayısıyla kurslarımıza ilginin gün geçtikçe arttığını görüyoruz.”
“Türk kültürünü öğrenme şansımız oldu”
Okçuluk kursunun Macar öğreticilerinden sporcu Angel Viktoria, Macaristan’da 10 yıl öncesine kadar Türklerle ilgili pek fazla bilinen bir şey olmadığını söyledi ve şöyle konuştu:
“Yunus Emre Enstitüsü, Gül Baba Türbesi Vakfı ve TİKA’nın gelmesiyle Macarlar Türkleri tanımaya başladı. Yunus Emre Kültür Merkezi sayesinde Türk kültürünü öğrenme şansımız oldu. Türk okçuluğu ile Macar okçuluğu arasında çok az fark var. Ok ve yay aynı, sadece Türkler zikir kullanıyorlar. Türk stili, yayın çekilmesindeki farklı teknik nedeniyle biraz daha kuvvetli. Yunus Emre Enstitüsü burada çok farklı programlar yapıyor. Okulları geziyorlar, festivallere katılıyor ve böylece Türk kültürünü tanıtıyor. Macarlar, Türkleri bu çalışmalar sayesinde sevmeye başladı.”
Kaynak: AA